Merhabalar sevgili FSD okurları. Bu yazımızda sizlere Captain Rex‘in hayatından kısaca bahsetmeye çalışacağım. Fakat malum, Rex’in hayatı neşeyle, acıyla, hüzünle, savaşla, dostlukla ve daha birçok şeyle dolu olduğundan pek de kısa bir yazı olmayacak bu. Daha önce yazmış olduğumuz Commander Cody ve Commander Wolffe yazılarına da bakmayı ihmal etmeyiniz.
Başlamadan önce bu yazıda vereceğimiz bilgiler arasında Legends hikayeleri de mevcut olacak. Yazı içerisinde [parantez içerisinde ve altı çizili şekilde turuncu ile yazılmış] karakterlerin ve olaylarının Legends olduğunu anlayabilirsiniz.
Şimdi kahvenizi, çayınızı, çerezinizi aldıysanız Rex’in hayatına bakabiliriz.
Savaşın Başları
Bildiğiniz üzere klonlar, Kamino’da doğdu ve ilk eğitimlerini Kamino’da aldılar. Aralarından özel olarak seçilen klonlar ise diğer klonların aksine özel eğitimlere tabi tutuldular. Bu klonların arasında Rex de vardı.[CT-7567, ARC Alpha-17 komutası altındaki bir özel komuta birliğine girdikten sonra ”Rex” adını aldı.] Ardından, Anakin Skywalker komutası altındaki 501. Lejyon’un kaptanı olarak atanan Rex, savaş boyunca birliğine çok iyi bir lider, Anakin’e çok iyi bir asker ve Anakin’in Padawanı olan Ahsoka Tano‘ya da çok iyi bir dost oldu.
Obi-Wan Kenobi komutası altındaki 212. Saldırı Taburu‘nun komutanı Commander Cody ile de yakın dost olan Rex, cepheden cepheye yanında dostlarıyla birlikte atıldı. 501. Lejyon’u zaferden zafere taşıyan bu komutan, yanındaki askerlerin ve dostlarının sadakatini kazandı. Sadakatini sınayan en büyük savaşlardan biri de Umbara gezegeninde gerçekleşti.
Umbara’nın Gölgeleri
Savaşta önemli bir çekişme noktası olan Umbara’da, Umbara yönetimi Cumhuriyet’ten ayrıldı ve Bağımsız Sistemler Konfederasyonu‘nu silahlandırarak onlara desteğini verdi. Bu desteğin üzerine Cumhuriyet, Umbara’yı fethetmek için Büyük Ordu’dan tam bir işgal kuvveti gönderilmesini onayladı. Bu işgal kuvvetinde 212. Saldırı Taburu ve 501. Lejyon da bulunuyordu. Bunların dışında Jedi generallerinden Saesee Tiin ve Pong Krell, Kenobi ve Cody’e şehir merkezine güneyden saldırılarında destek olurken 501. Lejyon da şehrin kuzeyindeki düşman kuvvetlerini engelleyecekti. Tek sıkıntı, bu plan karşısında Umbara askerleri de onlara karşılık verecekti.
Teğmen Hawk, Rex, Skywalker, Fives ve gaziler Hardcase ile Jesse ve yeni nesil askerler Dogma ve “Tup” lakaplı CT-5385 dahil olmak üzere 501. Tabur, Umbaralılar’a havadan ve karadan saldırıya başladılar. Saldırının ilerleyen saatlerinde 501, galip gelerek Umbaralılar’ın mevzilerini birer birer kendi saflarına katmaya başladılar.
Kısa bir süre sonra General Krell, bir savaş gemisiyle birlikte General Skywalker’ın pozisyonuna indi. Şansölye Palpatin‘in Coruscant‘dan Skywalker’ı çağırttığı haberi gelince 501’in komutası Skywalker’dan, geçici bir süreliğine Krell’e geçti.
Skywalker, birliklerini savaşın ortasında bırakmak konusunda endişeliydi, ancak Rex, o döndüğünde Umbara başkentini Cumhuriyet kontrolüne alacakları konusunda ona güvence verdi.Savaş gemisine binmeden önce Skywalker, Rex’i Krell ile tanıştırdı ve kaptanından övgüyle bahsetti. Rex, Krell’e onunla hizmet etmenin bir onur olduğunu söylese de Jedi Ustası Krell, sözlerini yalnızca dalkavukluk olarak kabul etti ve açıkça belirtti. Onun komuta tarzı Skywalker’ın tarzından çok daha farklı bir mizaca sahipti. Krell’le çalışmanın zor olacağını bilmesine rağmen Rex, adamlarını yeni generalin komutası altında başkente taşınmaya hazırladı.
501’in Krell ile geçirdiği süre boyunca askerler, yeni generallerinin ne kadar acımasız olduğunu da ilk elden öğrenmiş oldular. Krell, askerleri kaybetmekten korkmayan, onları sadece birer piyon olarak gören bir komutandı. 501 ve Rex de bu durumun farkındalardı.
Rex, adamlarının yorgunluğunu ve Krell’in stratejisindeki hataları dile getirdikçe Krell, Rex’i daha da aşağıladı. Askerlerin ve generalin arasındaki ilişki her saniye daha da geriliyordu fakat Rex yine de saygısını ve sadakatini bozmuyordu.
501’in amacı Umbara hava üssünü ele geçirmekti fakat 501, Krell’in planını harfi harfine uygularsa birçok klonun hayatını kaybedeceği aşikardı. Krell, askerlerinde sadece taaruz etmelerini istiyordu. Rex de Fives ve diğer askerler gibi generalin planının hatalı olduğunun farkındaydı. Bu yüzden hava üssüne yaklaştıkça Rex, Fives ve Hardcase’e başka bir görev verdi. Gizlilik içeren bu görevi alan Fives ve Hardcase hemen harekete geçtiler.
501, Umbaralılar ile çarpışırken Fives ve Hardcase, Umbara üssüne sızıp, 2 Umbara savaş uçağını çalacaklardı. Fakat Krell, Rex’in planını duyunca onu itaatsizlik yüzünden görevden almakla tehdit etti.
Fives ve Hardcase, Rex’in verdiği görevi başarıyla tamamladılar ve Umbaralılar’ı kendi silahlarıyla vurdular. Görevin başarısı üstüne hava üssü, Cumhuriyet kontrolüne geçmişti. Planın başarılı olması üzerine Rex ve Krell arasındaki ilişki daha da gerilmişti. Sinirlerin kopmasına çok az kalmıştı.
General Krell’e Karşı
Hava üssünün kazanılmasının ardından Obi-Wan, hava üssünün kazanılmasının umulduğu gibi etki yaratmadığını açıkladı. Ayrılıkçı filosunun da yardıma gelmesiyle planlarının aksadığını tespit ettiler. Fakat Obi-Wan ile olan iletişim hava üssüne Umbaralılar’ın yaptığı karşı saldırı nedeniyle koptu. Krell, bu aksama yüzünden başkente yapacakları saldırıyı öne çekmeye karar verdi. 12 saat içinde klonlara harekete geçme emri verdi. Savaştan yeni çıkmış askerlerin morali daha da düşmüştü.
Umbara üssündeki hangar 9-4’de klonlar, Umbara savaş gemilerinin erişim kodlarını kırmaya çalışıyorlardı. Rex, adamlarına Krell’in verdiği emri söylediğinde askerler karşı çıktı. Rex de bu plandaki tutarsızlığın farkındaydı fakat kimsenin aklına daha iyi bir plan gelmiyordu ki, Fives, Jesse’nin Umbara gemilerinin erişim kodunu kırdığını öğrenince aklına bir plan geldi.
Fives, Umbara uçaklarını kullanma taraftarıydı ve planı Rex’e anlattı. Rex, Fives’ın bu planını Krell’e götürdü fakat Krell, klonlara olan güvensizliğinden dolayı bu planı başarıyla gerçekleştiremeyeceklerini öne sürerek planı reddetti.
Rex, hangara geri döndüğünde planın reddedildiğini açıkladı fakat Fives, bu planın işe yarayacağına emindi. Bu yüzden emre itaatsizlik de olsa, askeri mahkemeye çıkmayı da göze alıp bu planı gerçekleştirmeyi teklif etti. Rex, itaatsizliği duyduğunda Fives ile tartışmaya başladı ve onu caydırmaya çalıştı. Rex oradan ayrıldığında Fives, ne olursa olsun o gemileri kaldırmayı aklına sokmuştu ve Jesse ile Hardcase’i de yanına alarak 3 gemiye binip Ayrılıkçı filosuna doğru yola çıktılar.
Rex, ayrıldıklarını öğrendiğinde olayın üstünü örtmeye çalıştı ve onların geri dönmesini bekledi. Fakat olayı öğrenen Dogma ve Tup bu ihanetin doğru olmadığını ve Krell’e bildirilmesi gerektiği taraftarıydılar. Onların Krell’e gittiğini gören Rex, yollarını kesti. Tartışmaya başladıkları sırada gökte bir patlama gördüler. Jesse’nin planı işe yaramış ve Ayrılıkçı gemisini yok etmişlerdi. Fakat sadece 2 uçak geri dönmüştü. Hardcase’in kaybını duyan Rex, üzüntüsünü yaşayamadan Çavuş Appo tarafından Krell’in yanına çağrıldığı haberini aldı.
Krell’in yanına gittiklerinde Rex, suçu üstlenmeye çalıştı fakat Fives, suçu kendisinin işlediğini ve cezalandırılmayı kabul ettiğini söyledi. Krell onunla aynı fikirdeydi fakat aklındaki ceza çok farklıydı. Fives ve Jesse’nin tutuklanmasını emreden Krell, Rex’den bir idam mangası kurmasını emretti.
İçinde Tup ve Dogma’nın da bulunduğu manga kuruldu ve Fives ile Jesse getirildi. Askerler nişan aldılar fakat emir verildiğinde dostlarına ateş edemediler. Dogma, hâlâ Krell’in arkasındaydı fakat dostlarına ateş edememişti. Krell, bu olayın ardından Rex ve Dogma’yı yanına çağırtarak ihanetle suçladı fakat Rex, Krell’e karşı çıkarak tartışmaya başladılar. Bu tartışma, Cody‘den Rex’e gelen ve Ayrılıkçılar’ın klon ekipmanı çalıp onlara doğru geldiğini söyleyen bir mesaj ile bölündü. Rex, mesajın sahte olduğunu bilmeden hemen harekete geçti.
501. Tabur, söylenilen koordinatlara gittiğinde gerçekten de 212. Saldırı Taburu’nun zırhlarını giymiş kişileri gördüler. İki taraf da çatışmaya gitdi fakat bir terslik olduğunu anlayan Rex, ölen birinin kaskını çıkarttığında çatıştıkları kişilerin klonlar yani kendi kardeşleri olduklarını fark etti. İki taraf da birbirlerini öldürmenin acısıyla yıkılmışlardı. Bu saldırının Krell’in planı olduğu anlayan Rex, 501 ve 212. Taburu toplayıp Krell’e hesap sormaya gittiler.
Önce Fives ve Jesse’yi hücreden çıkarttılar ve ardından komuta merkezine gittiler. Orada Krell’i bulduklarında onu ihanet suçundan tutukladıklarını bildirdiler ve silahlarını Krell’e doğrulttular. Krell’den teslim olmasını isteyen Rex’e karşın Krell, ışın kılıcını çıkarttı ve oradaki klonlara saldırıp oradan kaçtı. Dışarıdaki askerlerin arasından koşarak giden Krell’i gören askerler Rex ve yanındakilere silah doğrulttu. Rex, onlara olup biteni anlatınca silahlarını indirdiler fakat Dogma, Rex’in ihanet içinde olduğunu savunarak karşı çıktı. Bunun üzerine Rex, istemese de Dogma’yı hücreye atmak zorunda kaldı.
Askerler, ormana kaçan Krell’in peşine düştüler ve ormanda izini buldular. Fakat bir Jedi olan Krell, onlardan daha güçlüydü ve onlara tuzak kurmuştu. Klonların üstüne saldıran Krell, birçok klonu öldürdü fakat çarpışmanın sonunda klonlar, Krell’i etkisiz hale getirip hücreye attılar.
Krell’i hücreye attıktan sonra onu Jedi’a teslim etmeleri gerekiyordu fakat Umbaralılar üssü ele geçirip Krell’i serbest bırakırlarsa ya da Krell bir şekilde serbest kalırsa çok büyük bir tehlike arz edecekti. Bu yüzden cezası şimdi kesilmeliydi ve cezası ölümdü.
Rex, Fives, Jesse ve diğer klonlar hücreye, Krell’in yanına gittiler ve Krell nefret ile yaptıklarını itiraf etti. Klonlara duyduğu nefreti, Jedi’ın saflığını, kurduğu tuzağı ve diğer yaptıklarını anlattı. Yan hücrede bulunan Dogma, Krell’e duyduğu sadakatten ötürü kendisini suçlu hissetti. Konuşması bittiğinde Rex, Krell’in hücresini açtı ve diz çökmesini söyledi. Kılıfındaki tabancasını Krell’in kafasına nişan aldı fakat yapamadı. Tam o sırada Dogma, Fives’ın silahını alıp Krell’i öldürdü.
Böylelikle Pong Krell idam edilmişti. Cumhuriyet savaş gemileri kısa süre sonra hava üssüne indi ve Dogma onlardan birine bindirildi. Ayrılmadan önce Rex ile saygılı bir baş selamı yaptı. Fives, Rex’e Kenobi’nin taburlarının son Umbara saldırılarını bozguna uğrattığını bildirdi. Umbara savaşı resmen kazanılmıştı. Rex, yüksek sesle neden savaştıklarını ve savaş bittiğinde klon askerlerine ne olacağını merak etti. Fives, Jesse, Tup ve diğerlerinin ona verecek bir cevabı yoktu ve sadece Dogma’nın bindirildiği geminin karanlık Umbara göğüne doğru havalanmasını izlediler. Olayın ardından Rex, üstlerine Krell’in Cumhuriyet’e ihanetini ve Jedi düzenine ihaneti hakkında rapor verdi ancak idamının sorumluluğu tutuklanan Dogma’da kaldı.
Mandalore Kuşatması
Klon savaşlarının sonuna yaklaşıldığında Cumhuriyet, Mandalore gezegenine bir kuşatma başlatmıştı. Fakat yeterli kuvvet gücü olmadığından kuşatmaya eski Jedi Padawan’ı olan Ahsoka Tano‘nun, Mandalor’lu lider Bo-Katan ile önderlik etmesi uygun görülmüştü. Anakin’in, Ahsoka’ya 501. Lejyon’dan verdiği bir birlik ve yanlarında Rex ile Ahsoka, Mandalor kuşatmasını başlatmıştı. Kuşatma ile eş zamanlı olarak Anakin, Count Dooku‘yu öldürmüş, Obi-Wan ise Utapau gezegeninde General Grievous‘un peşine düşmüştü.
Kuşatmanın ilerleyen saatlerinde Maul liderliğindeki suç örgütü ve destekçileri olan Mandalorlular tutuklanmış ya da öldürülmüştü. Obi-Wan’ın Utapau’da General Grievous’u da öldürmesiyle savaşın sonu gelmişti artık. Mandalor’da Ahsoka ile Maul’un düellosu sonucunda Maul yakalanmış ve Mandalorlular’ın eski dönemlerde Jedi’leri tutsak etmek için kullandığı Sarcophagus isimli bir kafesde tutsak edilmişti.
Savaşın sonunun gelmesiyle Bağımsız Sistemler Konfederasyonu yani Ayrılıkçılar yenilgiye uğramış ve savaşı Cumhuriyet kazanmış gibi görünüyordu. Fakat 1 kişi hariç kimsenin tahmin etmediği bir şey daha vardı. Klonların beyinleri yerleştirilen organik bir çip, saatli bir bomba. ARC Trooper Fives, bu çipin varlığını öğrenmiş ve bu çipin amacını da tahmin etmişti fakat çok geçmeden Coruscant‘da öldürülmüştü. Bu çip sayesinde klonlar, Şansölye Palpatine tarafından verilen direkt emirleri sorgusuz sualsiz yerine getireceklerdi. Çip devreye girdiğinde klonlar, benliklerini kaybedecek ve adete bir droide dönüşeceklerdi.
Grievous’un da öldürülmesiyle Palpatine, Emir 66‘yı verdi. Bu emir sayesinde klonlara, gördükleri bütün Jedi’lar için vur emri verilmişti. Bu klonlara Ahsoka’nın yanındaki klonlar yani Rex de dahildi. Emir verildiğinde Rex ve diğer klonlar, Jedi Tapınağı’na doğru giden Cumhuriyet gemisi içinde Ahsoka’yı avlamaya başladılar.
Arşivden Fives’ın dosyasını ve başına gelenleri araştıran Ahsoka, klonların beynindeki çipi keşfetti ve Rex’i etkisiz hale getirerek medikal droidlere, Rex’in çipini çıkarttırdı.
Kendisine gelen Rex, olan bitenin farkına vardığında her şey için çok geçti. Jedi’ların neredeyse tamamı öldürülmüştü. Anakin, Jedi’a sırt çevirmişti ve Cumhuriyet yıkılmıştı. Gemideki klonlar hâlâ onların peşindeydi. Bu sırada Maul da içinde bulunduğu hücreden çıkmayı başarmıştı.
Ahsoka ve Rex, ellerinden bir şey gelmeyeceğini anladığında kaçmaya başladılar fakat yolları Jesse ve diğer klonlar tarafından kesildi. Bu sırada gemide hâlâ kaçak olan Maul ise gemiyii yakınlarındaki bir aya çakılacak şekilde sabote etmiş ve gemiden kaçmıştı.
Yolları Jesse tarafından kesilen Rex, Ahsoka’nın teknik olarak bir Jedi olmadığını ve bu yüzden Emir 66’nın onun için geçersiz olduğunu söylese de Jesse ve diğer klonlar onları öldürmek için ateş açtılar.
Ellerinden geldiğince hiçbir klona zarar vermemeye çalışan Rex ve Ahsoka, gemi çakılmadan önce bir Y-Wing’e binip kaçmayı başardılar fakat gemi, içindeki klonlarla birlikte yüzeye çakılmıştı.
Geminin enkazından buldukları klonların bedenlerini gömen Rex ve Ahsoka ise savaşın henüz bitmediğini, daha yeni başladığını anlayarak kayıplara karışmışlardı. Rex’in Cumhuriyet’teki ve kardeşleriyle olan hayatı da son bulmuştu.
İmparatorluğun Ardından
Cumhuriyet’in yıkılışı ardından yaptığı son faaliyetler sonrası yıllarca sessiz bir hayat süren Rex, İmparatorluğun yıkılışında da yine rol üstlenmişti. İmparatorluk karşıtlarına destek veren Rex, yıllar sonra yine Ahsoka ile bir araya gelmiş ve isyancılara yardım etmişti.
Rex, İmparatorluk ile olan son savaşta, Endor savaşında da yine Luke, Han ve Leia’ya yardım etmiş ve İmparatorluğun yıkılışına, Darth Vader’ın yani bir zamanlar komutanı ve en yakın dostlarından biri olan Anakin’in ölümüne de tanıklık etmiş oldu.
Kapanış
Rex’i önümüzdeki Star Wars yapımlarında görmeye devam edeceğiz gibi duruyor. The Bad Batch dizisiyle Cumhuriyet’in yıkılışının hemen ardında ne yaptığını kısa da olsa görmek çok güzeldi. Ben, Rex’i önümüzdeki yapımlarda da görmekten çok mutlu olacağım.
Yazıyı buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Bir sonraki Star Wars yazısında görüşmek dileğiyle, hoşça kalın.
FSD’yi Desteklemek İçin:
► INSTAGRAM
► DISCORD
► TWITCH
► TWITTER
► FACEBOOK
► BYNOGAME BAĞIŞ LİNK
► FSD tİSHO SATIŞ MAĞAZASI
