Justice League Snyder Cut Neydi Ne Değildi
2018’de bir film çıkmıştı pek çok çizgi roman severin hayatlarının filmi, kah animasyon filmleri kah süper kahramanların tekli filmlerini görsek de bu film herkesin hayallerinin filmiydi. Evet Avengers vardı, Marvel bu işi yapmıştı ama DC’nin Justice League’i herkes için bambaşka bir tecrübe olmalıydı fakat öncesinde gelen BvS faciası ile kimse bu filmden umutlu değildi, o geek heyecanı yoktu. Daha sonra yönetmenin değişmesi ve filmin başına ilk iki Avengers filmini çeken Joss Whedon’ın gelmesi belki daha iyi olur diye düşünürken bu film maalesef faciadan öteydi, evrenin önceki filmleriyle bir üslup bağı bile yoktu. Bu ise her şeyi daha kötüye götürdü.
Birkaç yıl sonra Twitter üzerinden ayaklanan fanlar relasethesnydercut hashtag’i ile Warner Bros’u sinema tarihinde hiç görülmemiş bir şey yapmaya itti ve Zack Snyder filmi kendi istediği filmlere yaymak istediği film gibi yönetecekti. Bu film belki de kaotik bir yapbozun bir parçası olacaktı, tek başına var olmaya çalışan bir film değil. Bugün burada o yapbozun parçasına bir bakacağız.
Bu yazıya nasıl gireceğimi çok düşündüm ve galiba söylemem gereken ilk şey Snyder Cut bir dizi ve bir dizi evrenin bir parçası. 4 saatlik, 6 bölüme ayrılmış, karakterlerin ilk filme göre tatlı tatlı işlendiği güzel bir dizi. Snyder Cut ilk filmden kesinlikle daha derli toplu ve derdini çok daha iyi anlatabilen bir film. Whedon cut ile ilgili en büyük farkı ise Whedon cut sanki toparlanmış bir ekibi anlatırken bu 4 saatlik canavar, ekibi toparlıyor.
Batman‘e ekip toplamak için bir motivasyon veriyor, Cyborg’u ergenlikten çıkarıp Flash’ı hispanik bir çocuk olmaktan kurtarıyor, bize her şeyi anlamak için bol bol sahne veriyor. Ben bu filmi izlerken şundan emin oldum.
Snyder bir film değil dizi evreni kurmak istiyor sanki. Çünkü solo filmler olmadan ekip filmine girmek ekibin motivasyonunu, karakterlerini derken bunu normal sinema sürelerinde anlatmak iyice zor bir hale geliyor. Snyder Cut ise bu işi hemen hemen yapıyor, kendini ve karakterlerini izleyiciye iyi sunuyor. Bu kısımda tek eksiği Aquaman diyebilirim. Aquaman’in hala anlaşılabileceğini düşünmüyorum. Neden o köy?
Ne zamandır o köy? Bunların hiçbiri benim gibi Aquaman’i kabaca bilen birine de anlatamıyor. Darkseid içinse sanki çizgi romanları bilmeyen biri için Darkseid, yeterince tehditkar olabilir gibi hissetmedim. Onun dışında Steppenwolf, Batman, Superman, Flash, Wonderwoman özellikle de Cyborg gerçekten hareketlerinin mantığını kavrayabildiğimiz karakterler olmuşlar. Sneyder, Cyborg karakterini ilk filme göre çok daha iyi, ‘Neden böyle yapıyorsun?’ desek, cevap verebilecek birine dönüştürmüş. Bu beni çok mutlu etti.
Filme Dair
Biraz da filmin filmliğinden bahsedecek olursak, film kesinlikle bir sinema filmi değil. Dışardan patlamış mısır, kola ve biletini alan birinin izleyeceği bir film değil. 4 saatlik akıllara durgunluk veren süresiyle bu evreni izlemek isteyen, takip etmek isteyen kişilere göre bu film. Fakat film olarak belli tercihler, filmi gerçekten çok düşürmüş.
Filmde çok fazla ağır çekim var. Bu filmin ilk hatalarından biri normalde ağır çekim sahneler süper kahraman filmlerinde genelde yüksek hıza sahip karakterlere has bir teknik olmuşken, filmde herkes için kullanılan ağır çekim biraz tat kaçırdı. Özellikle Wonder Woman sahneleri, bu konuda kesinlikle filmde en göze batan yerler arasında. Kurgusunda ise bazı yerler göze çarpsa bile size pek bir şey hissettirmiyor.
Bazı sahneleri ise Snyder kafasındaki şeyi tam olarak arka planı ile anlatabildiği için önceki film kadar eğrelti durmuyor. Müzik tercihlerinde ise açıkçası Snyder’in kendi standartlarının altında kaldığını düşünüyorum. Wonder Woman’ın yeni ezgisel eklentileri sahneleri iticileştirmiş ve Wonderwoman sahnelerini izlerken adeta içiniz sıkılıyor.
Birkaç Not
Filmle ilgili birkaç noktaya daha değinecek olursam eğer, filmde Martian Manhunter vardı. “Atom” ismini Ray Palmer’dan devralan Ryan Choi, evrene dahil oldu. Ve ben muhakkak Ryan Choi’yi Atom olarak göreceğimizi düşünüyorum.
Bu çok olaylı Justice League Snyder’s Cut yazımızın sonuna geldik. Bu film her şeye rağmen ilk filmden daha iyi bir evrene sahip ve çok daha entegre bir film olmuş. Snyder’ın vizyonu ise beni ikna etti. Daha çok şey görmemi ve kendisine olan inancımın artmasını sağladı. Umarım bu evren bu şekilde devam eder. Hala çok iyi bir film olmasa da izleyiciyi ikna eden bir film olduğunu düşünüyorum.
Bu filme notum: 7.9
